Ebedi Takvim






Bayındır

2 Ocak 2012 Pazartesi


COĞRAFİ YAPISI

Bayındır, İzmir ilinin güneydoğusunda küçük menderes havzasında yer alır. İzmir’e uzaklığı 79km’dir. Toplam 588 km2'lik yüzölçümüyle İzmir ilinin % 4,91'sini kaplar. İlçe merkezi hükümet konağının bulunduğu yer itibariyle denizden yüksekliği 86m'dir.

Bayındır ilçesi, doğuda Ödemiş, batıda Torbalı, Kuzeyde Kemalpaşa ve Manisa'nın Turgutlu ilçeleriyle komşudur. İlçenin kuzey-güney doğrultusundaki uzunluğu yaklaşık 16 km, doğu-batı doğrultusundaki uzunluğu ise 25km'dir. İlçe merkezi Ege Denizine dik uzanan Bozdağlar dizinini üzerindeki Bayındır (582 m) ve Basra(663m) tepelerinin güney yamaçlarına kurulmuştur. Doğusundan gelen Küçük Menderes nehri ilçenin Tire ile sınırını oluşturmaktadır. Bayındır İzmir'e 60km, Tire'ye 19km, Torbalı'ya 32km, Ödemiş'e 35km, Selçuk'a 59km, Seferihisar'a 119km, Urla'ya 109km, Çeşme'ye 151km, Karaburun'a 177km, Kemalpaşa'ya 68km, Karşıyaka ya 90km, Menemen'e 109km, Foça'ya 145km, Bergama'ya 181km, Dikili'ye 186km, Kınık'a 200km, Kiraz'a 64km uzaklıkta bulunmaktadır. Ayrıca İzmir, Torbalı, Ödemiş ve Tire ile demiryolu bağlantısı bulunmaktadır. İlçenin kuzeyinde doğu-batı yönünde uzanan Boz dağlar önemli yükseltiyi oluşturur. İlçe Bozdağlar dizininde yer alan kuzeyde Çatma dağı (1337m) ve Çal dağı, kuzeybatıda Mahmut dağı (1382m), güneyde Küçük Menderes nehri ile çevrilidir. İlçenin güneyinde, Küçük Menderes nehrinin bulunduğu vadi tabanında alüvyon topraklarla kaplı Küçük Menderes çöküntü ovası yer alır. Küçük Menderes ovası başlıca tarım arazisini oluşturmaktadır.

İlçenin doğal göl, baraj ve gölet rezervuarları bulunmamaktadır. En önemli akarsuyu ilçenin güneyinde doğu-batı doğrultusunda uzanan ve Ege Denizine dökülen Küçük Menderes nehridir. Ayrıca ilçenin kuzeyinden güneye doğru inen kışın yağmur sularının toplandığı dere yatakları vardır. Bunlar Uladı Çayı, Ergenli Deresi ve Falaka Çayıdır. Kışın yağışların bol düşmesi halinde sularını Küçük menderes nehrine ulaştırırlar. Yazın ise kururlar. Akarsuların rejimlerinin düzensiz oluşundan dolayı tarım arazilerinin sulanmasında, ağırlıklı olarak yeraltı sularından istifade edilmektedir. Sulu tarım alanlarının %97'si yeraltı, %3'ü yerüstü sularından yararlanılarak sulanmaktadır.

Bayındır ilçesi ve çevresinde tipik Akdeniz iklimi etkisini gösterir. Yazları sıcak ve kurak kışları ılık ve yağışlıdır. Dağların denize dik olarak uzanması ve dağlar arasında uzanan Küçük Menderes alüvyal ovasının iç kesimlere doğru sokulması deniz etkisinin iç kesimlere dek yayılmasına imkân verir. En soğuk ay Ocak, en sıcak ay Ağustos ayıdır. Sıcaklık yaz aylarında ortalama 32,3oC, kış aylarında ise 11oC'dir. Yıllık ortalama sıcaklık 17oC'dir. Kar yağışı yüksek yerlerde nadiren görülür. Bayındırda hâkim rüzgâr yönü kuzeydir. Bayındır'a ait 59 yıllık meteorolojik veriler incelendiğinde toplam yağış miktarının en yüksek olduğu ay ve günün Aralık ayı olduğu anlaşılmaktadır. Temmuz ve Ağustos ayalında nadiren yağış görülür. İklim özelliklerinin olumlu olmasından dolayı tarım ürünlerinde çeşitlilik görülür. Sebzecilik ve meyvecilik yaygındır. Yılda birden fazla ürün alınabilmektedir. Bayındır'ın bitki örtüsü Akdeniz iklimi bitki örtüsü özelliklerini taşır. Maki bitki örtüsü hâkimdir. Kışın sert olmaması buralarda sert ve iğne yapraklı sürekli yeşil kalan, ışık isteği fazla, kuraklığa dayanıklı bitkilerin üremesine imkân vermiştir. İlçe yerleşiminin güney sınırını oluşturan demiryolunun güneyinde tarım alanları ve kavaklıklar yer alır. İzmir asfaltı ve demiryolu arasındaki imar planına sınır alanlar büyük çoğunlukta çiçek üretim seraları ve zeytin ağaçları ile kaplıdır. İlçe merkez yerleşmesinin doğu batı ve kuzeyindeki eğimli arazi tamamen zeytin ağaçları ile kaplıdır. Zeytinliklerin bittiği yüksek kesimlerde orman yer alır.

Yörede 500–600 m kadar olan kesimleri maki florası görülür. Belli başlı maki türleri içerisinde; zeytin, meşe, kocayemiş, zakkum, karaçalı gibi bitki türleri yer alır. Bu çalı örtüsünün tahribi sonucunda kurak ve taşlı kesimlerde, kuşkonmaz, abdestbozan, erguvan, yabani yasemin, katır tırnağı gibi bodur çalılarla sütleğen, sığır kuyruğu, kekik, lavanta çiçeği gibi otsu bitkiler yaygındır. Öte yandan kuytu ve sulak dere yataklarında çınar, kestane, söğüt, kızılağaç gibi geniş yapraklı ağaçlar bulunmak tadır. 1000 m kadar olan yükseltilerde kızıl çam, fıstıkçamı, daha yükseklerde karaçam yer alır. Ormanlar 24.690 hektar kapladığı alanla ilçenin %41,99'unu oluşturur. Ormanlık alan tamamen devlet eliyle işletilmektedir. Bayındır ilçesi içme suyu yeterli derecede mevcuttur. Merkez içme suyu şebekesine bağlı 5 adet alüvyon üzerinde ve 1 adet Emine suyu deresi içinde dağ eteğinde derin kuyu sondaj bulunmaktadır. Kuyuların ortalama debisi 20 lt/sn’dir. Kış aylarında 3 yaz aylarında 5 kuyu çalıştırılmaktadır.

İlçe sınırları içinde DSİ tarafından hazırlanan Küçük menderes ovası hidrolojik etüt raporuna göre yeraltı suyu emniyetli rezervi 22 hm3/yıl olarak hesaplanmıştır. Bu suyun tamamına yakını açılan derin kuyular ile çekilmektedir. İlçe sınırları içinde yeraltı suyu genel olarak ovalık kısımlarda veya dere vadilerindeki alüvyonlarda bulunmaktadır. İlçe sınırları içinde açılmış olan sondaj kuyularının derinlikleri 50–200 m,statik seviyeleri 25m civarında ve verimleri ortalama 10–60 lt/sn arasındadır.1985–1991 yılları arasında etkili olan kuraklık nedeni ile yeraltı suyu seviye düşümleri genel olarak 7–18m mertebesinde olmuştur.

İlçede bulunan Jeotermal kaynaklardan kaplıca olarak yararlanılmaktadır. İlçe sınırları içinde Ergenli ve Dereköy köy sınırları içinde bulunan kaplıcalar üç tarafı yüksek dağlarla çevrili bir vadi içerisindedir. Bayındır İlçesine 7 km uzaklıktadır. Kaplıcalarda su sıcaklığı ortalama 45 0C civarındadır. Kükürt, sodyum ve bikarbonat ihtiva eden kaplıcaların daha çok romatizma ve deri hastalıklarının tedavisinde başarılı olduğu belirtilmektedir.

Bayındır ilçesinin bir kısmı menderes masifi metaformik şistler üzerinde bir kısmı da neojen veya kuvaterner üzerinde kurulmuştur. Metaformik şistler alp orejenizinin şiddetli fazı veya çekirdek kısmı Bayındır' ı içine almış bulunmaktadır. Güneyinde bulunan doğu-batı yönündeki şarıyaj ( bindirme ) hattının gerisinde kalan kütle tarafından güney yönünde kuzeye doğru şiddetli basınç uygulanması nedeni ile formasyon, yoğun kıvrımlara ve kırılmalara uğramıştır ve metamorfizme geçirmiştir. Fazlası ile sıkışmış kayaçlar kuvarsitleşme, kloritleşme, gnuysleşme ve mikaşistleşme sertleşmiş rijit bir yapı gösterir. Aynı zamanda karışık bir tektonik ha silesi olan eklem sistemleri gelişmiştir. Bu metaformik şistler güneye doğru dalarak neojen veya kuvaterner arazisi altına girmiştir.

Neojen ve kuvaterner arazisi tamamen killi kum veya kumlu bloklu kum çakıl ve kum bank ve tabakaları ile temsil edilmiştir. Neojen-menderes masifi kontağı boyunca metaformik blok yıkıntıları ve bloklar neojen arazisinde gömülmüş vaziyettedir. Neojen arazisi sertleşmiş veya az sert killeri inşaat için mahsur göstermemektedir. Her iki ünite de yerleşime elverişlidir. Ancak Bayındır depremsellik yönünden 1.derece deprem bölgesinde bulunduğundan inşaat yapısında gerekli deprem kriterlerine hassas bir şekilde uyulması gerekmektedir.

Jeolojik dönemlerden IV. zaman başlarında bugünkü Ege denizinin yeri karalar ile kaplı ejeit Anakarası idi. Bu zamanda doğu Anadolu'dan Yunanistan'a kadar olan alan kuzey ve güneyden Alp kıvrımlarının etkisi ile sıkıştırılmaya başlandı. Yüksek basınç altında Anadolu yarımadası yükselirken Ege Denizi'nin bulunduğu yerdeki Ejeit Anakarası alçalmaya ve çökmeye başladı. Bu anakara parçasının üzeri Akdeniz suları tarafından kaplandı. Bu çökme sonucu Batı Anadolu bölgesi ve dolayısı ile Ege Bölgesine rastlayan kısımda doğu batı doğrultusunda kırılmalar oldu. Sürekli biçimde sıkıştırılan bu bölgede kırıklar arasında kalan bazı yerler yükselerek (Horst) dağları, Bazı yerlerde alçalarak (Graben) ovaları oluşturdu. Ovalar Karaların içlerine kadar sokulmuş ve körfezlerde son buluyordu. Bu körfezlere dökülen akarsular zamanla körfezleri doldurdular. Bu yersel oluşum Anadolu'nun kıta sahanlığını Ege Denizinde saklı tutmaktadır. Anadolu’nun uzantısı olan bu sahanlık adını andığımız oluşumun kanıtlayıcı bir belgesidir. Kırık ve sıkışma sonucu oluşan adalarda bu öykünün simgesidir. Bu öykü son bulmuş da değildir. Olaylar zincirinin süregelmekte olduğu yerkabuğunun kesilmeyen oynaklığı ile ortadadır.

Bakanlar Kurulunun 18 Nisan 1996 tarih ve 96/8109 sayılı kararı ile yürürlüğe giren Bayındırlık ve İskân Bakanlığının hazırlamış olduğu Türkiye Deprem Bölgeleri haritasına göre Bayındır ilçesi I.derece deprem bölgesi içerisinde yer almaktadır.

Bölgemizde yapılan Bilimsel çalışmalarda ( Ömer AYDAN, Tokai University; Halil KUMSAR Pamukkale Üniversitesi; Reşat ULUSAY Hacettepe Üniversitesi ) Küçük menderes ovasında Ödemiş ile Kiraz ve Gediz ovasının doğu ucunda önemli ortalama gerilim hızı yoğunlaşmaları tespit edilmiştir. 1995–2000 yılları arasındaki depremlerin dış merkezlerinin yoğunlaştığı bölgeler gerilim hızı yoğunlaşmasının olduğu bölgelere karşılık gelmektedir. Ancak Küçük Menderes ovasında yüksek gerilim hızı yoğunlaşması oluşmasına karşın deprem oluşumunun hemen hemen yok denecek düzeyde olması bölgenin sıkı bir şekilde izlenmesi gerektiği şeklinde yorumlanabilir. Bu sonuçlara göre deprem yönetmelik ve zemin şartlarına dikkatle uyulması gerekmektedir.

TARİHÇESİ
Bayındır İlçesinin bir yerleşim yeri olarak ne zaman kurulduğu tam olarak bilinmemektedir. Araştırmalar, yörede sırasıyla Milattan Önce 3000 yıllarında Hitit'lerin, Milattan Önce 700 yıllarında Firigya ve Lidyalıların, Milattan sonra 900 yıllarında Bizanslıların, 1084 yılından sonra Selçukluların ve 1425 yılından sonra da Osmanlıların egemen olduğu bilinmektedir.
Hacı Sinan Camii

Bayındır İlçe Merkezi Bizanslar döneminde yerleşimin bulunduğu ancak Selçukluların gelişiyle 24 Oğuz Boyundan biri olan Bayındır Türkmen Boyu'nun kendi adıyla yeni bir yerleşim yeri oluşturduğu bilinmektedir. Bir rivayete göre ilk yerleşim Ergenli Deresi kenarında kurulmuş iken bu yerleşim taşkınlıklar yüzünden daha sonra İlçe Merkezinin şimdi bulunduğu yere kaymıştır.

Evliya Çelebi Seyahatnamesi'nde Bayındır'ın "Paşa Hası" olduğu belirtilmektedir. Tapu kayıtlarına göre burası şehzadeliği döneminde II. Selim’e verilmiştir. II. Selim Padişah olunca da damatlarından Sadık Paşa'ya 80 akçelik bir has olarak bağışlanmıştır. Şemsettin Sami, Kamus-ül Alam'da Bayındır'da 28 cami Medrese ile 2 Hıristiyan okulunun bulunduğunu yazmaktadır. Kâtip Çelebi ve Alman Tarihçi Philippson eserlerinde Bayındır'ın tarihi ile ilgili aynı paralelde ifadeler kullanmıştır.

Bayındır önceleri bir nahiye merkezi iken 1871’ de Belediye, 1875’ de ilçe merkezi haline gelmiştir. İlçe 30 Mayıs 1919 yılında Yunan işgaline uğramış ve 2.5 yıllık işgalden sonra 4 Eylül 1922 de kurtarılmıştır. Bu tarihe kadar Bayındır ilçesinin nüfus mozaiğinde Çoğunluğu Türk olmak üzere Rum, Ermeni ve Yahudilerinde yaşadığı göze çarpmaktadır. Cumhuriyetin ilanından sonra İzmir iline bağlı bir ilçe merkezi olan Bayındır’ da 1938 yılında ilk planlama haritaları yapılmıştır.

İDARİ YAPISI
İlçemiz merkezi dâhil 38 yerleşim biriminden meydana gelmektedir. Bu yerleşim yerlerinin 2’si belediye, 36'sı köydür. İlçe merkezinde ve Zeytinova Beldesinde belediye teşkilatı bulunmaktadır. İlçemizdeki yerleşimlerin bir bölümü dağların güneye bakan yamaçlarında diğer bir bölümü ise ovadadır. İlçe merkezi 22 mahalleden oluşmaktadır. Merkezde evler toplu olarak bir arada bulunmaktadır. Ancak, Belediye sınırları içinde bulunan ova arazisi üzerinde dağınık biçimde evlere rastlamak mümkündür.
İlçemize bağlı belde, semt ve köylerde de yerleşim topludur. Mezra ve oba şeklindeki yerleşim örnekleri yoktur. Ancak daha çok İlçe Merkezinin batısında, denize dik uzanan dağların güney eteklerinde kurulmuş bulunan bir kısım eski köylerin sakinleri, Küçük Menderes Nehri’nin kuruması ve taşkın tehdidinin ortadan kalkmasıyla bu nehrin kenarındaki verimli araziler üzerinde " Ova Mahallesi" ya da "Çayır Mahallesi" adıyla yeni yerleşimler oluşturmuşlardır. Bu köylerin bir kısmında halk yazın ova mahallesinde kışın eski yerleşim yerinde oturmakta, diğer kısımlarda ise eski yerleşimi tamamen terk ederek ova mahallesinde yaşamaktadırlar.
İlçemizin İdari yapısında etken olan unsurların başında vatandaşın geçim kaynağı ve işi gelmektedir. Dağ köylerinde sınırlı geçim kaynakları nüfusun hızla azalmasına, ova köylerinde verimli ovaların bulunması da kısmi nüfus artışına neden olmaktadır.

ULAŞIM

İlçemiz İzmir’e 60 km uzaklıkta metropol bir ilçedir.
İlçemize İzmir Şehirlerarası Otobüs Terminali 107 ve 108 numaralı peronlardan her yarım saatte bir kalkan Sınırlı Sorumlu Minibüs Otobüs İşletmesi Kooperatifine ait araçları ile ulaşabilirsiniz.Aynı zamanda TCDD Basmane Garı'ndan her gün "Basmane - Ödemiş - Basmane" ve "Basmane - Tire - Basmane" ray otobüslerini, Tire ve Ödemiş'ten kalkan ilçeler arası minibüslerini,Her gün, gün içinde sefer yapan Torbalı-Ödemiş ray otobüslerini,Aktarmalı ESHOT otobüs seferlerini (Bayındır - Atalan, Atalan - Torbalı, Torbalı - Gaziemir)
Kullanarak ilçemize ulaşabilir, yine aynı yollardan geri dönebilirsiniz.
İlçemizin Adnan Menderes Hava Alanına uzaklığı yarım saat, İzmir Limanına olan uzaklığı ise 40 dakikadır.

SOSYAL VE KÜLTÜREL YAPISI

İlçemizde 4700'ü merkezde, 9643’ü köylerde olmak üzere toplam 14.343 konut bulunmaktadır. Köylerdeki konutlar daha çok tek katlı yığma binalardır. Beldelerde ve İlçe merkezindeki konutlar ise iki-üç katlı betonarme binalardır. İlçe genelinde binalar çatı ile kaplanmış olup insan ihtiyaçlarına ve sağlık gereklerine uygun şekilde yapılmıştır. Bir yandan ailelerin çekirdek aileye dönüşmesi, diğer yandan nitelikli konut talebinin artması konut sayısındaki yetersizliğin gün geçtikçe büyümesine neden olmaktadır.
İlçemizde sosyal yaşantı iki değişik sosyal yapının etkisi altındadır. Bir yandan çok yakında bulunan İzmir İlinin kentsel yapısı, diğer yandan İlçenin köylerinde mevcut Anadolu tipi kırsal yapı. Bu iki etki İlçe genelinde, kırsal yaşantıdan kentsel yaşantıya geçiş dönemi özelliklerini egemen kılmaktadır. Bir kısım insan ilişkileri köy tipi toplum geleneklerine göre yürütülürken diğer bir kısım insan ilişkileri de tamamen şehir toplumu yaşantısına göre yürütülmektedir.
İlçemizde ki sosyal hareketlilik Çiçek Şenliğinin Uluslar arası bir Festival kimliği kazanmasıyla artmıştır.Artık gelenekselleşmeye başlayan diğer bir etkinlik ise Ramazan Ayı sofraları ve Hacı Sinan Külliyesinde yapılan Ramazan Ayı etkinlikleridir.Son dönemlerde artan tiyatro gösterileri,çeşitli konulardaki paneller Kültürel ve sosyal faaliyetler arasında ki yerini almıştır.
Bütün bunların yanında ilçemizin kendine has gelenek ve göreneklerini yansıtan düğünleri, kına geceleri ve mevlit törenleri geçmişten bugüne Bayındır’ı yansıtmaya devam etmektedir.

EĞİTİM

Belediyemiz, imkânları doğrultusunda İlçede bulunan okulların eksiklerini gidermeye ve sorunlarını çözmeye çalışmaktadır.
İlçe Merkezimizde Ege Üniversitesine ait 1 Meslek Yüksek Okulu, iki Anadolu Lisesi ,4 Meslek Lisesi, (Teknik ve Endüstri Meslek Lisesi,Kız Meslek Lisesi,Sağlık Meslek Lisesi,İmam Hatip Lisesi ) ve 11 adet İlköğretim okulu bulunmaktadır.

EKONOMİ

Bayındırın ekonomik yapısı temelde tarım ve hayvancılığa dayalıdır. Verimli toprakları ile İzmir'in gıda deposu konumundadır.Süs bitkisiyetiştiriciliği önemli bir gelir kaynağı olmuştur. Ege'nin büyük bir bölümünde olduğu gibi Bayındır'da da zeytincilik önemli geçim kaynakları arasındadır. Zengin meyve çeşitleri ve zeytinlikleri vardır. İlçe ekonomisinin tarımsal zenginliği sanayisinin gelişmesine temel oluşturamamış, küçük sanayi işletmelerinin dışında bu güne kadar birkaç fabrika kurulabilmiştir. İlçede zeytinyağı fabrikaları da mevcuttur. İlçede tarım, gün geçtikçe hayvancılığa doğru kaymıştır. Köylerde yapılan tarımın önemli bir bölümünü silajlık mısır tarımı oluşturmaktadır. İlçede küçükbaş ve büyükbaş hayvancılık da mevcuttur. İlçede turizm gelirleri fazla olmamakla birlikte, turizm keşfedilmeyi bekleyen bir potansiyeldir.

ÇİÇEKÇİLİK
İlçemizde süs bitkileri üretimi yapan 230 adet küçük ve orta ölçekli işletme bulunmaktadır. Üretim kapalı (sera) ve açık alanda 631.150 m2 'de yapılmaktadır. İşletmelerde (ağaç çalı grubu), dış mekân mevsimlik ve iç mekân (saksılı) olmak üzere toplam 35.170.320 adet/yıl üretim yapılmaktadır. İlçemiz; son yıllarda üretimdeki artışla dış mekân süs bitkileri üretimde ilk sıraya yerleşmiştir. Üretilen dış mekân süs bitkileri özellikle belediyeler tarafından satın alınarak şehirlerimizin güzelleşmesine katkıda bulunmaktadır. Adı geçen işletmelerde 2000 kişinin istihdamı sağlanmaktadır (İlçe Tarım Müdürlüğü verileri).

Çiçekçilik ilçemizde geçmişi Osmanlı'ya dayanan bir üretim olarak karşımıza çıkmaktadır. Öyle ki ilçemizde geçmişe dayalı Gülbahçe adı ile bilinen bölgede gülfidanı yetiştirildiği, Osmanlı sarayları, medreseleri ve hastanelerine buradan gülfidanı gönderildiği ve bu bölgenin adının da Gülbahçe olarak ifade edildiği bilinmektedir. 1980'li yıllara kadar çiçek üretimi ev bahçelerinde küçük ölçekte yapıla gelmiş, bu üretilen çiçekler ilçe ve ilimizin semt pazarlarında kasalar içerisinde satılmaya başlanmıştır.1980'li yıllardan sonra çiçekçilik başlı başına bir gelir kaynağı olarak üreticiler tarafından geliştirilmiş, ürün çeşitliliği arttırılmış ve günümüzde bahçe, salon, mevsimlik, ağaç türü gibi zengin çeşitleriyle yurdumuzun her köşesine satış yapılmaktadır. Ayrıca Bayındır çiçekçiliğini tanıtmak, yeni pazarlar oluşturmak, iş istihdamını artırmak, çiçekçilik sektörünün gelişimini sağlamak amacıyla çiçek şenliği düzenlenmeye başlanmıştır.

Bayındır olarak ilçe gelirinin önemli bir payını oluşturan ve istihdamda ilçemiz nüfusunun önemli bir çoğunluğunun gelir kapısı olan çiçekçilik sektörü İlçemizin bacasız sanayisi olmuştur. İzmir Ticaret Odası ile Belediye Başkanlığı'nın girişimi neticesinde Sanayi ve Ticaret Bakanlığı tarafından İlçemizde Çiçekçilik Organize Sanayi Bölgesi kurulması yatırım programına alınmış ve yer seçim heyeti tarafından ilçemizde alan tespiti yapılmıştır. Çiçekçilik organize sanayinin kurulması ve faaliyete geçmesi ile ilçemizde çalışan nüfus sayısı aratacak ve ilçemizin gelirinde büyük artış sağlanacaktır.

Ayrıca Turan köyünde çiçek tanziminde kullanılmak üzere doğadan toplanan 20–25 çeşit çiçek, demetler halinde (yılda yaklaşık 200 milyon adet) kurutulup İzmir ve İstanbul'da ki çiçekçilere toptan satılmaktadır.

İlçemizde çiçekçilik faaliyetleri 25 yıl önce başlamış olup, zaman içersinde bu konuya üreticiler tarafından ilginin artması ve sera çiçekçiliğinin yapılma koşulları ile ekolojik ortamın uygun olması nedeniyle son yıllarda oldukça gelişmiştir. Yaklaşık olarak 172 süs bitkisi üreticisi tarafından; 2/2 dekar kapalı alan,4/3 dekar açık alanda süs bitkisi üretimi yapılmaktadır. İlçemizde çiçekçiliğin gelişmesi üzerine üreticilerin, bir kooperatif çatısı altında birleşmeleri sağlanmıştır. Kooperatif tarafından çiçekçilik ile ilgili ihtiyaçlarının tedarik edilmesi ve ürünlerinin pazarlanmasında üyelere yardımcı olunmakta ve üniversitelerin ilgili bölümleri ile işbirliği yapılarak ürünlerin ve üretim tekniklerinin geliştirilmesi için çalışmalar yapılmaktadır.

Kooperatifimiz aracilığı ile yurtiçi ve yurtdışında, belediyelere, otellere, site yönetimlerine, peyzaj düzenleme yapan şirketler ile diğer özel ve resmi kuruluşlara ihtiyaçları olan mevsimlik, yer örtücü, çalı ve ağaç grubu, saksılı süs bitkilerinin üretimi ve satışı yapılmaktadır. Satışa konu olan ve üretimi yapılan süs bitkilerinin teslimi hemen yapılabildiği gibi alıcıların istekleri doğrultusunda sipariş üzerine ve sözleşmeli olarak özel üretimde yapılmaktadır.

22.03.2002 tarihinde kurulmuştur. Kayıtlı 75 üyesi bulunmaktadır. Bayındır çiçekçiliğinin desteklenmesi, tanıtılması, yurt içinde ve yurt dışında pazarlanmasında çalışmalar yapmaktadır. Şu anda İtalya ve Türkmenistan ile bağlantı yapılmıştır.

BAŞLICA YETİŞTİRİLEN ÇİÇEK ÇEŞİTLERİ

Dayı gülü, Mimoza, Akasya, Akçaağaç, Ihlamur, Kaya kuduz otu, Kokarağaç, Gülibrişim, Alman papatyası, Aspidistra, Kartopu, Begonya, Akuba, Hanım tuzluğu, Gelin duvağı, Şimşir, Cezayir Menekşesi, Katalpa, Bodur akasya, Acem borusu, Katır Tırnağı, Sinameki, Menekşe, Kızılcık, Demir ağacı, Sedir, Erguvan, Japon Ayvası, Palmiye Gerdanya, Yalancı servi, Bodur palmiye, Dağ muşmulası, Servi, Mor Salkım, Karayemiş, Kardeş kanı, İğde, Funda, Ökaliptus, Avize Çiçeği, Kedi tırnağı, Aralya, Dişbudak, Koyun gözü, Çayır Güzeli, Şakayık Sarmaşık, Çin gülü, Ağaçhatmi, Yasemin, Hanım Düğmesi, Süs Şeftalisi, Ardıç, Mercan, Oya ağacı, Ağaç minesi, Aslanağzı, Meşe, Defne, Lavanta, Hanımeli, Kurtbağrı, Papatya, Ateş Çiçeği, Mahonya, Manolya, Tesbih ağacı, Buz çiçeği, Ortanca, Çivit, Mersin, Zakkum, Amerikan sarmaşığı, Sardunya, Şebboy, Fırça çiçeği, Petunya, Fil bahri, Hurma ağacı, Çam Varbana, Kotanez, Pitospurum, Çınar, Kavak, Süs eriği, Horoz İbiği, Leylandi, Süs, Narı Ateş dikeni, Sumak, Yalancı Akasya, Mazan Milisa, Kuşdili, Söğüt, Mürvel, Lâvantin, Rozet Yer minesi, Damkoruğu, Bahçe kül çiçeği, Yalancı karabiber, Keçi sakalı ve Süs Lahanası.

0 yorum:

Yorum Gönder

 
 
 

Görüntüleme Sayısı

Slayt (İZMİR RESİMLERİ)

İzmir haritası


taksi durakları

İZMİR TAKSİ DURAKLARI A B C Ç E
F G H I J
TELEFON NUMARALARIK L M N O
Aranan semtin ilk baş harfini işaretleÖ P R S Ş
BUL tıklatınT U Ü V Y
Z
İZMİR Alan kodu 232